vacio yüzümü yalarken uyandım. güneşin altında, kızıl semizotlarının ve yeşil yapraklı ağaçların altında uyuyakalmışız, şeytan yanımda kıpırdanıyor, bacaklarıma sarılıyor, sıkıca sarılıyor, ince parmaklarıyla okşuyor beni. kızım ben piyano çalardım eskiden, ha evet ben de çello çalardım, bacaklarım müsait gördüğün gibi, seni öldürürüm alis, öldür, karşılıklı taburelerde asalım kendimizi, olur.
tamale çeşitleri ezberlemekten giderek sıkılıyorum, şeytan da bara gelen sarhoş heriflerin kasık kemiklerime sırıtarak bakmasından giderek sıkılıyor, bugün evdeyim, ikinci katın küçük balkonuna yıkanmış çarşafları ve şeytanın atletlerini asıyorum, ipek gömleklerimin hiçbirini giyemiyorum, sürekli şeytanın giymediği eski pijama takımlarıyla geziyorum, çürük vücudumun farkına varmamaları hoşuma gidiyor, broşum hala göğsümün üzerinde duruyor, mikrop kaptıkça tentürdiyotla temizliyorum, mestizolar şeytanın durgun bakışlarından korkarlar belki diye içimden geçiriyorum.
kokain hiç bitmiyor, böylece leylaklar ve lavantalar da.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder