Pazartesi, Aralık 12, 2011

z

içimde eksiklik,
hissedemediğim yakınlık,
duyularım açık,
alabildiğim tüm acıyı içime doğru
içime doğru çektikçe dokunduğum yanıklık,
kokular, üstünlük, kazanılma, yaver giden şanslar,
yollardan ayrılan hayvanlar, bırakılanlar,
kaybolan ışıklar, gözlerde parlaklıklar,
his kayıpları, hissizlikle gelen körlük, sağırlık,
yerle bir edilmiş,
çaresiz ve durgun bir zeka,
gel - geleyim, git - gideyimlerle
geçen,
teklifler, dersler, tokatlarla yoğrulan,
utanmayan, rezil olan, saldırgan,
kızgın yağa atılmış
yanan,

sürekli yanan ruhum.

y

çok beklemiştim, çok kadınlara saldırdım, çok düştüm ve kalktım, orospuyum, tecavüze uğradım ve bütün bu zamanı ağlayarak, yaralar ve kan içinde, bunun için bekledim. bekledim. elimde bir bıçak tutuyorum, titremiyorum artık ve konuşmuyorum. hissetmiyorum. hissedemiyorum. ölmek de manasız endişelenme. 


bak geldin, utanmadan, korkusuzca girdin odaya ama ben artık daha fazla beklemeyeceğim. 


saplandı bak. çok da keskin değil, abartma. ağlama, erkek değil misin. bak çeviriyorum içinde, yanımda becermek istediğin kadınları düşünürken de almıyor musun bu zevki, yapma allahaşkına.


kanın bile güzel akıyor, güzel adamdın tabii sen. 


tekrar, tekrar, tekrar saplıyorum bıçağı, kadınlara açlığın ve kendinle gurur duyuşlarının şiddeti kadar, kendine olan aşkının yoğunluğunca saplıyorum, organlarından melodik sesler çıkıyor, parçalanıyorsun.


parçalan.


düşüyorsun, sen de çıkıyorsun insanlıktan. küstah gülüşlerini, başarılarını ve şanslarını, sürekli yolunda giden lanet mutluluğunu arkanda bırakıyorsun ve bil ki yüzlerce kadın ağlayacak arkandan ve bir o kadar adam dövünüp, üzerime yürüyecekler, emin ol,


hiç pişman değilim.

Pazartesi, Aralık 05, 2011

v

adam bir süre bekledi. yapılanlardan çok da etkilenmişe benzememesinin nedeni ilk olmamasıydı, ilk defa vurmuyordu kapıları, ilk defa konuşmamazlık etmiyordu, yaraları, zayıflıkları, kirli saçları ilk değildi, ilk defa nefret etmiyordu ondan. hatırlıyordu, bir yıldan fazla olmuştu, sadakatsizliğinden de öte, umursamazlığının kızı bir hayvana dönüştürdüğünü görmesi, geç ve güç olmuştu, morlaşmıştı geçen tüm saatler.

ama hayır sorun sadakatsizlik, umursamazlık, kaba, çirkin körlükler, şanslar, kadın kokuları, çok yüksek uçurumlar değildi. kız odanın ışıklarını kapattı. bir kapı çarptı. adamın sol kolu istemsizce yukarı kalktı. mutfaktaki menekşe kokusu dağılmıştı. kızdan ses çıkmıyordu, odada ışık yoktu. sokak sessizleşti. adam koridordan odaya doğru yürümeye başladı.

ve elinor, git. git, hayatını al. hayatını alman için elinor, söndürmen lazım başkalarınınkini.

kız aradığı kağıdı karanlıkta buldu. yüksek sesle bir kahkaha attı.