Pazartesi, Nisan 09, 2012

10,3

ben çok konuşmam sevgilim, benim aklım yok
benden sana zarar gelir, veya gelmez,
benim içimde baykuşlar var çiyanlar değil, ben çok dövüldüm,
yaralarıma bakma, hoşuma gidiyor bana vurulması,
bana acımana lüzum yok, beni yerden kaldırman manasız, kendi kendime yettiğimi de düşünme, ilgisi yok,
yetmek, yetmemek,
bir anda çıldırmak, bir anda bütün hayatı istemek,
tüm sevgiyi, şefkati, tüm renkleri, bütün çarşafları, kelimeleri, tüm kitapları, tüm sokakları, dünyayı;
yaşlanmıyorum, gençleşmiyorum, ağlamıyorum sevgilim, ağlayamıyorum, -için bükülmesin dangalakça, gerek yok;
ölmekten korkuyorum, başımı duvarlara geçirmekten asla, baykuşlarla yatıp
kalkmaktan değil, gözlerimi oyan büyük böceklerden, mamba yılanlarından değil,
gözlerindeki o iğrenç tebessümden korkuyorum deliler gibi, beni bilmiyorsun,
çünkü insanları biliyorsun sen, bil,
insanları bil,
insanlarla oyna, insanlarla seviş, insanlara prens taklidi yap, onların hayatlarını kurtar, ben insan değilim sevgilim, bana yırtınma, umursamazlık etmeye kalkışma, bana kalbinle konuşma,
konuştukça zaman geçiyor ve nefret artıyor.

6 yorum:

  1. nasıl bir kendinden nefrettir ki, yazıyı pesimistliğiyle bürümüş.

    YanıtlaSil
  2. optimist mi deseem pesimist mi. ama idealizmi de savunmuşsunuz fakat içinde bulunduğunuz homojenize edilmiş insan diyalizminin monogromik bakış açısındaki diyaframik dalağının pürrealist bir reenkarnosyondan bir iç çekişme durumunun yansımasından kendinizi alıkoyamamışsınız. teessüf ederim.

    diyojenimtırak

    YanıtlaSil
  3. benim için harika yazmışsın ...yazılarının müptelası oldum desem yeridir genelde bu duyguları bende hissediyorm resmen kendimi buldm

    YanıtlaSil