Perşembe, Şubat 21, 2013

28052012

şimdi iki kişiyiz ve her zamankinden daha zor griye, toza ve kaldırımlara uyanmak. iki kişi içimde, kendilerinden geçmiş; ağlaklıktan, güce, dinginlikten koşulara, hasetlerden güvenlere, akıllardan özürlere, ağaçlardan gökdelenlere, dağlardan şehirlere, telaştan başka telaşlara, ve mutluluklardan umutsuzluğa, ve her nitelemenin üstündeki o iğrenç, koca boşluğa doğru yuvarlanarak, gidip, geliyorlar, gidip gelemiyorlar bazen, ve bocalıyorlar.

iki kişiyiz teki çok dövüyor kendini, teki sarı ışıklarla, hayranlıklarla yaşıyor.

dövünüyor, telaşa kaptırıyor kendini telaşın kendisinin varlığını anlayamazken,
bu yüzdendir belki ışıklarla yaşayanın ışıklarla yaşaması, ışığa olan sürprizsizliğinden. ışık çünkü, hayranlık uyandırmak, neden büyük umutlarla, bekleniyor.

büyük çekmeceli komodinler, mavi kuşlar, bataklıklar
(direndiğin tüm duygulara, ve peşini kovaladığın korkulara boyun eğme, iyileşme)

iki kişiyiz teki çok dövüyor kendini, teki yorulmuyor, cevap veriyor, gerilemiyor. sabah güneşinde parlayan salıncaklar gibi. uyuz. uzak.

birlikte çok uzaklara koşuyoruz, akasya ağaçları, zemin kat balkonları oluyor yanımızdan kayıp giden, durmadan da anlayabiliyoruz, teki durmazken diğeri için için izliyor çünkü çevresini, salonda unutulmuş ve yarısı yenmiş bir kırmızı elmayı

izler gibi


2 yorum:

  1. yazıda öyle bir yer aldı ki ' , toza ve kaldırımlara uyanmak. ' yerli yerinde bir söz olmuş ... şizofren aşklara

    YanıtlaSil