Cuma, Ağustos 21, 2009

çırpınıyorum dostlar! çırpınıyorum


şunu anladım, tamı tamına gerçek ve yakıcı bir ağlama anı elde edebilmek için kokusunu aldığınız ve dokunduğunuz tüm hayat parçalarının mükemmel bir şekilde sıraya dizilmiş olması, ve ne mümkündür ki can acıtması gerekiyor. hayattan elde ettiğiniz bütün artı ve eksi puanlar; taş merdivenlerde oturup güneş batarken sigara tüttürmek, kocaman gövdesinden akan yapış yapış sakız kıvamındaki sıvının yavaşça aşağı süzüldüğü söğüdün altındaki banklarda oturup anlaşılamayan filmlerden bahsetmek, bütün bunları yaparken üzerinizdeki kot pantolonun ne bir dikişini ne düğmesini hissedebilmek, ve ağustos'ta üşümek; mesela, la minörlü bir melodi duyduğunuzda ağlatacaktır sizi, ama öyle bir ağlayış olacaktır ki bu, size siyah elbiseleri veya torino'nun akşam buluşmalarını filan anımsatacaktır, ve bu ikircikli andır en çok aşık olacağınız ve edeceğiniz salinger'dan anlayan birine/birini mesela.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder