Pazartesi, Mart 12, 2012

9

plileri çamurlanmış eteğini yavaşça yukarı kaldırdı, düzenli bir şekilde açılıp kapanan kıskaçlara dokunmak istemiyordu; kıskaçlara etinin, kumaşların, ayaklarının değdiği an hissettiği korkuyla gelen tatmin duygusunun aniden kaybolacağını, çam ağaçlarının, siyah çatıların, salt ruhuna vereceği zararın boyutlarını düşünerek girdiği tüm kavgaların damarlarında dolaştırdığı o enfes duygunun uçup gideceğini adı gibi biliyordu; halının diplerinden büyüyen bu kahverengi bitkilerin güzelliğini nefesi kesilerek izliyordu; onlara dokunmaktan ve izlemekten çok daha ani, ipekten bir çaba sarfetmeliydi ki, aylardır ilk defa içinde büyüyen bu hisler daim olabilmeliydi, belki tekrar bir insan olabilir, tekrar bir insan bulabilirdi; belki ağaçlar, yeterince ılık denizler, yaban gülleriyle kaplı teraslarda el ele tutuşulup içilen ekşi şaraplar ölmekten öte duygular uyandırabilirdi içinde. yüksek binalara çıkabilirdi yine, heyecanlanabilir, saçlarını tarayabilir, yüz seksen derecede yanan fırınlara kapağını açmadan yalnızca bakmakla yetinebilir, sırf hakaret işitmek için denediği tüm aldatmalardan, mikrop kapmak için girdiği tüm ilişkilerden vazgeçebilir, sabahın köründe sokakta kimsecikler yokken kendine bir bardak daha doldurmaktan alıkoyabilirdi kendini; yaşayabilirdi; tecavüz dedi, içime sokmak için yeterince ince, ve keskinler. artık biliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder